Müzecilikten Küratörlüğe Sanatın Gösteri Hikayesi
Mağara duvarlarına bizon resimleri çizen insanlardan kimyasal boyalarla tuvalleri buluşturan insanlara sanat her zaman gösterinin bir parçası olmuştur.
Tapınaklar başta olmak üzere, saraylar, eğitim yapıları ve yaşam alanlarında mesaj kaygısıyla karşımıza çıkan sanat eserleriyle ilgili anlayış zaman içinde değişmiş, yapılardan bağımsız düşünülemeyen sanat eserleri zamanla müstakil bir kimliğe sahip olmuşlardır. Sanatın ve sanatçının müstakil bir kimliğe sahip olması sonrası, Fransa’da başlayan müze çalışmalarıyla da eserlerin sergilenmesi gündeme gelmiştir. Yılda bir yapılan akademi sergilerine başkaldırı niteliğindeki çalışmalarla bağımsız sanatçıların eserlerinden oluşan salonlar, zamanla galerileri doğurmuş ve sanat başlı başına bir gösteriye dönüşmüştür.
Farklı akım ve üslupların doğuşu ve sanatın büyük bir pazar haline gelmesiyle sergilerin düzenlenmesi müstakil bir mesleği doğurmuş ve küratörlük ortaya çıkmıştır.
Napolyon’un Mısır işgali sonrası kaçırdıklarıyla başlayan Fransa’daki müze çalışmalarının ve sanatın kapitalist sistemin sert dişlilerinden birine dönüşmesiyle ortaya çıkan küratörlüğün, sanatın tarihsel arka planı üzerinden masaya yatırılacağı etkinliğimize davetlisiniz. Bekleriz.
Yer: İstanbul Tasarım Merkezi
Tarih: 21/01/2017 Saat: 11.00 – 14.00
Moderatör:
İsmail ERDOĞAN
Konuklar:
Ömer LEKESİZ
Konu: “Sanatın Gösterisinde Kör Nokta: Eleştrisizlik”
Lütfi ŞEN
Konu: “Sanatınızı Nasıl Alırsınız”
Ayşe TAŞKENT
Konu: “Çağdaş/Güncel Sanatı Yeniden Düşünmek.”
Ömer Lekesiz - Sanatın Gösterisinde Kör Nokta: Eleştrisizlik
Lütfi Şen - Müzecilikten Küratörlüğe Sanatın Gösteri Hikayesi